Başkan Dr. Hasan Akgün, “Kadınlar gününde sahibi kadın olan bir işyeri açmanın çok büyük sembolik önemi vardır” dedi. Başkan Dr. Akgün, “Bugün burada kendi işyerini açan bir kadın kardeşimiz, bir ablamız, bir kardeşimiz bizi çok mutlu etti. Bu açılışı büyük bir sevinç ve mutlulukla yapıyorum. İşgücüne katılmayan kadınlar ekonomi için, sosyal hayat için, aile için, ülke için çok büyük bir kayıptır. Bu açılışı, kadının ekonomik gücünün önemine dikkat çekmek için 8 Mart Dünya Kadınlar Gününe denk getirdik” diye konuştu.
KADINLARA HER ZAMAN ÖNCELİK
Başkan Dr. Akgün sözlerine şöyle devam etti:
“Türkiye'de çalışma çağındaki her dört kadından sadece biri çalışabilmekte. Dört kadından üçü hiçbir şey üretmeden evde oturmak zorunda kalıyor. Okumuş, üniversite bitirmiş kızlarımızın durumu da aynıdır. Bu korkunç rakam istihdamla ilgili tüm kurumların açıklamalarında yer alıyor. Kadın işsizliği ve kadınların istihdama dahil edilmemesi ülkemizin en önemli sorunlarının başında gelmektedir. Avrupa ülkeleriyle kıyasladığımızda Türkiye’de kadın istihdamı son derecede düşük düzeydedir ve kadınların çalıştırılmaması ülke olarak en büyük sorunlarımızdan biridir.”
Büyükçekmece Belediyesi faaliyetlerinde ve istihdamda kadınlara öncelik tanındığını anlatan Dr. Akgün “Ben tüm çalışmalarımda ve belediye hizmetlerinde kadınlara pozitif ayrımcılık yapıyorum. Bunu herkese de tavsiye ediyorum. Önceliğimiz ailenin direği olan kadının başının dik olmasıdır. Bu da yeterli gelir elde etmesiyle başlar ” dedi.
Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, ilçelerinde kadınların ekonomik güce kavuşmaları için ellerinden geldiklerinin en iyisini yaptıklarını belirterek, Büyükçekmece Belediyesi Halk Akademisi Kurslarında her yıl binlerce kadının bir meslek öğrendiğini hatırlattı. Bu kurslarda eğitim ve sertifika alan birçok kadının şimdi kendi işyerini açtığını belirten Dr. Akgün, “Bir kısım genç kardeşimiz de bizden aldığı sertifika ile işe girdi, kendi ayakları üzerinde durmaya başladı” dedi.
YASALAR İYİLEŞTİRİLMELİ
Başkan Dr. Akgün sözlerine şöyle devam etti:
“Kadınların iş sahibi olması, bir işyerinde çalışması ve ekonomik özgürlüğünü kazanması kadınların sosyal hayattaki ikinci plana atılmasını önler, aileyi güçlendirir ve siyasette de aktif hale getirir. Bizim belediyede yaptığımız ‘kadın odaklı’ belediyeciliği her kurum, her şirket, her devlet dairesi yapmalıdır. Yasalar da bu yönde iyileştirilmeli. Yani kadınları erkekler ile işe başvuruda, işe alınmada, sigortalandırmada, ücretlendirmede eşit tutan; doğum iznini, doğumdan sonra ise dönebilme garantisini içeren yasalar daha da iyileştirilmeli. Kadınların istihdamının arttırılması yalnızca bireysel olarak bu kadınları değiştirmeyecek, tüm ülke, geleceğimiz değişecektir. Kadınları çalışma hayatına katamazsak geleceğimiz karanlık olacaktır. Nüfusun yarısını çalıştırmayan ülkenin geleceği olamaz.”