CHP İBB ve Beylikdüzü Belediye Meclis Üyesi Doğan Subaşı, kendini yeden yere vurdu. İlk önce Beylikdüzü’nde aracı ile seyir ederken yaya geçidinde durmadığını ifşa etti ardından da yaya geçidinde durmamasından ötürü bayan yayadan işittiği büyük hakareti sosyal medya hesabı facebook’tan paylaştı.
Mizahı bir üslupla yaptığı trafik kabahatini ve “Öküz” hakaretini sanal arkadaşlarına anlatan Subaşı’nın kendini eleştirmesi, takipçileri tarafından da alkışlandı.
İşte Subaşı’nın o paylaşımı:
FIRÇAYI YİYİNCE, NEDEN MUTLU OLDUM !?
Acele ile arabama binip, yola çıktım. Geç kalmıştım. Beylikdüzü içinde, bir yerden bir yere gidiyordum.
Yaya geçidine yaklaştım. 3 kadın yaya geçide adım atmışlardı.
Geçide yayalar adım attığına göre, durmam gerekiyordu. Durmadım.
Yayalar da ihtiyatlı bir şekilde durmamı bekliyorlardı. Onların bu bekleyişlerini “suistimal” edip, yaya geçidini yavaşça geçtim.
Arabanın camı açıktı. Arkamdan gelen bir kadın sesi duydum :
“ Öküüüüüz, görmüyor musun, yaya geçidindeyiz!”
İçim açıldı! Çok mutlu oldum !
Öteden beri, Beylikdüzü’nün aynı zamanda bir “yaya kenti” olması gerektiğini savunuyorduk. Trafikte öncelik yayalarındı; öyle olmalıydı.
Zaten bütün dünyada da böyle değil miydi?
Hele bir yaya, özellikle yaya geçidine adım attığında...Trafik dururdu !
Oysa Türkiye’de böyle miydi? Hayır Yaya da kimdi ki!?
İşte “biz”, hiç olmazsa etkin olduğumuz yerlerde, bu yanlış alışkanlığı değiştirecektik. Beylikdüzü’nü bir “yaya kenti” yapacaktık.
Ve şimdi...Bu anlayışın savunucusu olarak ben, hem de savunduğum bu kuralı ihlal etmiştim...Ve işte bir kadın yaya, bana haddimi bildiriyordu :
“Öküüüüz, görmüyor musun, yaya geçidindeyiz!”
Kabul ediyorum; “öküz” olmak yada öyle hitap edilmek, pek hoş değil. Ama eleştiride, uslüba fazla takılmamak lazım.
Sonuçta kadın yaya, haklıydı. Bir yaya, yaya geçidine adım attığında, bütün araçlar durmalıydı !
Galiba Beylikdüzü’nde “yaya kenti” anlayışı benimsenmeye başlanmıştı.
İşte bu yüzden, yediğim fırça beni mutlu etmişti!
Sürücü iseniz yayalara öncelik verin; yaya iseniz yaya haklarınızı savunun...
(Ve tabii, benim gibi “öküz”lere de, dikkat edin!